Sabahattin Ali’nin Kürk Mantolu Madonna’sından Ciğerinizi Sökecek 15 Alıntı

Geçtiğimiz dönemde yaşanan büyük polemiğe ve bir Instagram fenomeni olarak yüzünü manasızca eskitme karşın Sabahattin Ali‘nin ölümsüz eseri Kürk Mantolu Madonna, her şartta çok satanlar listesinde olmayı başarıyor.

Bu eserin gerekli edebi değeri görmesi adına Kürk Mantolu Madonna‘dan seçtiğimiz en güzel 15 alıntıyı sizler için bir araya getirdik. İşte Sabahattin Ali‘nin sarsıcı eseri Kürk Mantolu Madonna‘dan alıntılar;

1# “Seni seviyorum… Deli gibi değil gayet aklı başında olarak seviyorum.”

2# “Seninle şöyle bir oturup konuşamadık.”

3# “Hayatta en güvendiğim insana karşı duyduğum bu kırgınlık, adeta bütün insanlara dağılmıştı. Çünkü o, benim için bütün insanlığın timsaliydi.”

4# “İnsan tahammül edemeyeceğini zannettiği şeylere pek çabuk alışıyor ve katlanıyor.”

5# “Ne kadar çok insanı seversek, asıl sevdiğimiz bir tek kişiyi de o kadar çok ve kuvvetli severiz. Aşk dağıldıkça azalan bir şey değildir.”

6# “Bu akşam anladım ki, bir insan diğer bir insana bazen hayata bağlandığından çok daha kuvvetli bağlarla sarılabilirmiş.”

7# “Dünyada bana hiçbir şey, tabiatta melül bir insanın zorla gülmeye çalışması kadar acı gelmemiştir.”

8# “Aşk öyle bir histir ki, nereden geldiğini bilemediğimiz gibi, günün birinde nereye kaçıp gittiğini de bilemeyiz.”

9# “Hayatta hiçbir zaman kafamızdaki kadar harikulade şeyler olmayacağını henüz idrak etmemiştim.”

10# “Hoş tutulan bir oyuncak olmak, onlara insan olmaktan daha kolay ve cazip geliyordu.”

11# “Tesadüf seni önüme çıkarmasaydı, gene aynı şekilde, fakat her şeyden habersiz, yaşayıp gidecektim. Sen bana dünyada başka bir hayatın da mevcut olduğunu, benim bir de ruhum bulunduğunu öğrettin.”

12# “Ah Maria, niçin seninle bir pencere kenarında oturup konuşamıyoruz? Niçin rüzgarlı sonbahar akşamlarında, sessizce yan yana yürüyerek ruhlarımızın konuştuğunu dinleyemiyoruz? Niçin yanımda değilsin?”

13# “Hiç kimse evin nasıl döndüğünü sormuyor, sadece kendisini çok daha yüksek bir hayata layık gördüğü için, yemekleri beğenmemek, bir şeye dudak büküp burun kıvırmak suretiyle, yeni bir tatsızlık çıkartıyordu.”

14# “Kafamın içinde ona söylenecek uçsuz bucaksız şeyler bulunduğunu hissediyordum, senelerce söylense bitmeyecek şeyler.”

15# “Bizim mantığımızla hayatın mantığı asla birbirine uymuyordu.”