Castro’yu Öldürmeye Gitti, Birlikte Oldu

Küba’nın efsanevi lideri Fidel Castro hayattayken, kendisine yönelik 634 suikast girişimi ya da planı yapıldığını söylemişti. Başta CIA ve ABD’deki sürgün örgütlerce düzenlendiği iddia edilen suikast planları arasında; zehirli sigara, patlayan istiridye ve kimyasal zehirli dalgıç giysisi gibi sıra dışı yöntemler olduğu öne sürüldü. Hatta Castro’nun meşhur sakalının esrarengiz bir tozla dökülmesi sağlanarak, karizmasının sarsılmasının dahi amaçlandığı iddia edildi. Ancak bu girişimlerden belki de en ilginci Alman asıllı ABD vatandaşı Marita Lorenz’e aitti.
img_5624

Şu an ABD’nin New York kentinde yaşayan Lorenz, 1959 yılında Fidel Castro ile tanıştığında 19 yaşındaydı. Babasının yolcu gemisi MS Berlin, Şubat 1959’da Havana limanına demirledi. O dönem 33 yaşında olan Castro ile de bu sırada tanıştı.
img_5625
Castro’ya kısa sürede aşık olduğunu iddia eden genç kadın, New York’a döndükten hemen sonra Kübalı liderden telefonlar almaya başladı ve davet üzerine tekrar Havana’ya gitti. Havana’daki Hilton otelinin 74’üncü katındaki dairesinde, Castro ile birlikte olan Lorenz, iki ay sonra hamile olduğunu fark etti. Ancak genç kadının mutluluğu uzun sürmedi. Yedi aylık hamileyken içtiği bir bardak sütle bayıldı ve kendini Havana’daki bir başka mekanda buldu. Karnındaki bebeğin de kendisini kaçıran kişilerce çalındığını iddia etti.
img_5628
Lorenz, bu olaydan Amerikan istihbarat teşkilatı CIA’i sorumlu tuttu. Ancak genç kadının bebeğinin doğduğuna dair hiçbir kanıt bulunamadı. Lorenz, sağlığının bozulmasına neden olan bu olayın ardından New York’taki evine döndü. Lorenz’in iddiasına göre, CIA genç kadınla burada da temasa geçti.
img_5627
Yıllar sonra o günlerde yaşadıklarını anlatan Lorenz şöyle dedi: “Beni bulup, bebeğimin Castro’nun organize ettiği bir komplo sonucunda geç dönem kürtajıyla alındığını söylediler. Önce inanmadım. Ama beynimi yıkamayı başardılar ve bunu yapanın Castro olduğuna inandım. Bu durum beni büyük bir hayal kırıklığına uğrattı. CIA ajanları, Castro’nun sadece Amerika için bir tehdit olmadığını, aynı zaman çok tehlikeli biri olduğunu söylediler. Ve benden onu öldürmemi istediler.”

CIA’in teklifine olumlu yanıt veren Lorenz, New York Daily News’a yaptığı açıklamada, “Beni kullandılar. Çünkü yatak odasına girebilecek tek kişi bendim” dedi. Ocak 1960’da Miami’ye giderek, çift taraflı çalışan CIA ajanı Frank Sturgis’le buluştu ve Castro’yu öldürmek için kullanmak üzere zehirli haplar aldı. Bu hapları, Castro’nun içeceğine katıp kaçacaktı. Küba’ya girişte yakalanmaktan korkan kadın, hapları cilt kreminin içine sakladı.

Castro’nun Havana’daki dairesinde, hapları Kübalı liderin içeceği bir bardak suya karıştırmaya çalıştı. Ancak kreme yapışan hapları çıkaramadı. Paniğe kapılan Lorenz, hapları yok etmek için tuvalete atıp sifonu çekti ama işe yaramadı. Bu sırada Castro içeri girdi. Lorenz, sonrasında yaşadıklarını şöyle anlattı: “Onu öldürmeye çalıştığımı anladı. Çok korkmuştum. Silahını kılıfından çıkardı. Beni vurucağını düşündüm. Anma bana tabancasını verdi ve ‘Beni öldürmeye mi geldin? diye sordu. Ardından purosundan bir nefes çekip, gözlerini kapadı. Bunu yapamayacağımı biliyordu. Çünkü o da hâlâ beni seviyordu. Ben de onu…”

Castro haklıydı. Lorenz tabancadaki tüm mermileri çıkardı ve kendini Castro’nun kollarına bıraktı. O gece Kübalı liderle birlikte olan Lorenz, ardından Miami’ye döndü. Çünkü Castro ile kalmaya devam etseydi, CIA’in onu da öldürmesinden korkuyordu.

Ancak Lorenz’in ‘renkli’ hayatı bununla sınırla kalmayacaktı. Lorenz, ilerleyen yıllarda Venezuela’nın eski Devlet Başkanı Marcos Pérez Jiménez’den kız çocuk sahibi olacaktı. Lorenz’in bir başka ilişkisinden ise bir oğlu oldu.
img_5629
Geçmişte ABD’nin eski başkanlarından John F. Kennedy’nin öldürüldüğü suikast ile ilgili Amerikan Kongresi’nde ifade de veren Lorenz’in hayatı “Marita” adlı filmde beyaz perdeye aktarılacak. Lorenz, bu filmde ABD’li ünlü aktris Jennifer Lawrence tarafından canlandırılacak.

Hurriyet.com.tr