Bir Türlü Bitmek Bilmeyen 2016’nın Sonuna Fazladan Bir Saniye Eklenecek

Kayıplarla, yaşananlarla, olumsuzluklarıyla neresinden bakarsak bakalım tatsız bir yıl olan 2016, son gününde de kolay kolay yakamızdan düşecek gibi görünmüyor.

Dünya’nın dönüşünün aşamalı yavaşlamasını telafi etmek için amacıyla dakik saatlerin sonuna bu gece bir saniye daha eklenecek. Böylece 2017’ye 23:59:60’dan sonra gireceğiz.

Uluslararası Dünya Dönüş ve Referans Sistemleri Hizmeti’ne (IERS) ev sahipliği yapan Fransa’daki Paris Rasathanesi bu durumu “Bu fazladan saniye, veya sıçrama saniyesi, düzensiz halde olan ve Dünya’nın dönüşüyle belirlenen gökbilimsel zamanı, inanılmaz derecede kararlı olan ve 1967’den beri atomik saatlerle belirlenen Eşgüdümlü Evrensel Zaman (UTC) ile hizalamayı mümkün hale getiriyor.” sözleri ile ifade etti.

Bu saniyenin ne zaman ekleneceği bölgesel saate(UTC) bağlı olarak eklenecek olsa da tüm Dünya 2016’nın son dakikasının 61 saniye olarak yaşayacak.

IERS internet sitesi durumu açıklamak adına “UTC saniye damgalarının tarih sırası şu şekilde olacak: 31 Aralık 2016 23s 59d 59s, 31 Aralık 2016 23s 59d 60s, 1 Ocak 2017 0s 0d 0s.” ifadelerini kullandı.

Geçen sene Haziran ortasında eklenen fazla saniye, teknolojik dengenin bozulmaması için genel olarak ya yıl ortasında ya da yıl sonunda süreye ekleniyor.

Dünya’nın dönüşünün yıldan yıla değişim göstermesi, kimi zaman daha uzun daha kimi zaman daha kısa sürmesi sebebiyle atlama saniyeler toplam yıl sürelerine ekleniyor.

Bu yavaşlamanın ortaya çıkardığı farklılık sebebiyle Dünya üzerindeki 400 adet süper keskin atomik saat ile gökbilimsel zaman arasında uyumsuzluğun giderilmesi için bu uygulama biz farkında olmasak da aslında her yıl yapılıyor.

Signe Dean geçen sene yaşanan zaman sapmasını açıklamak için “Bunun sonucunda bazen saatlerimize fazladan bir saat eklememiz gerekir, çünkü Dünya’nın dönüşü her gün bir saniyenin iki binde biri kadar yavaşlar.” ifadelerini kullanmıştı.

TAI an itibariyle UTC’nin 36 saniye önünde bulunuyor ve atlama saniyesi ile birlikte aradaki süre 37 saniyeye çıkması garip gibi olabilir. Ancak bu durum gün süresinin farklı rakamlar yerine 24 saatte tutulmasına yardımcı oluyor.

NIST internet sitesi ise bu durumu “Atlama saniyeleri, UTC ile gökbilimsel zaman (UT1) arasındaki farkı 0.9 saniyeden daha az tutmak amacıyla ekleniyor.” sözleriyle açıklıyor.

Bu eklenen saniyelerin 2100 yılında Güneş’in konumuyla 2 ya da 3 dakikalık fark yaratacağını ve bunun önüne geçilmesine isteyen akımın takipçileri ise atlama saniyeleri şiddetle reddediyor.

Sonuç olarak 2016’ya bir saniye daha katlanmak insanın her şekilde canını sıkıyor.

Kaynak: ScienceAlert